İlk belki de en önemli sebebi nefesimizi nemlendirmesidir. Milyonlarca hücreden oluşan bedenimizin yaşamını devam ettirebilmesi için bu hücrelerin canlı ve DNA yapısının sağlıklı olması ile mümkündür.

İşte içtiğimiz su hücrelerden başlayarak kana, damarlara, organlara, kemiklere, cilde ve beyine hayat verir. Besin akışı, dolaşım ve boşaltım sistemi yine ancak su ile çalışır. Kanın %92’si, kemiklerin %22’si, kasların %75’i, tüm vücudun ise %66’sı sudan oluşur. Hiçbir bilimsel açıklamaya gerek duymadan sadece oranlara bakarak suyun hayatımız için ne kadar önemli olduğunu anlamak mümkündür.

Vücuddaki toplam suyun ortalama %15’nin kaybı yaşamsal faaliyetler için tehlike sinyalidir, daha fazla kaybı ise ciddi tehlike oluşturur. Su kaybı kan plazmasının yoğunluğunu artırarak beyindeki susama merkezinin uyarır. İşte susamaya başladığımızda vücudumuzda %1’lik su kaybı oluşmuştur. Su içilmediği takdirde vücut kendini koruma güdüsüyle bünyesindeki suyu tutmaya başlar. İdrara çıkma sıklığı azalarak tansiyon düşer. Uzun süre aç kalındığında ise önce depolanan karbonhidrat sonra yağ sonunda da proteinler harcanmaya başlar. İnsan gıda almadan 1 ay’ı aşkın süre yaşayabilirken su içmeden en fazla 15-20 gün hayatta kalabilir. Açlık grevlerindeki ve ölüm orucundaki insanların yatağa bağlanması,  konuşma güçlüğü ve hareket kaybı besin yetersizliğinden çok susuzluğun iç organlardaki özellikle de böbreklerde yarattığı hasardır.

Ter, idrar, solunum ve eforla atılan suyun tekrar yerine koyulmasına su dengesi diyoruz. Doğru bir su dengesi  için bir yetişkin günde ortalama en az 8 bardak suyu tek seferde değil güne yayarak tüketmelidir. Böylelikle organlar gereksiz yere yorulmamış olur.

Su, DNA yapısını koruyarak hasarlı hücreleri onarır, güçlendirir ve canlı tutar. Suyu doğru ve yeterli tüketen insanların ciltlerinin taze ve görünümlerinin zinde olmasının nedeni bundan kaynaklanır.

Bu kadar faydasından bahsettiğimiz su gereğinden fazla miktarda ve tek seferde hızlıca tüketilirse kandaki sodyum miktarının düşmesine ve beyinde dengesizliğe yol açarak zehirlenmelere neden olur.

Susuz kalmayın, sağlıkla kalın…

Mustafa Yılmaz